Türkiye’de ekonomideki rota halkın yaşamını hergün zorlaştırırken, son olarak belirlenen rayiç bedellerin gayrimenkulde yüksek vergi yükü getirmesi gündem olmuştu.
Duayen Ekonomist Mahfi Eğilmez, gayrimenkullerin vergilendirilmesini ele aldığı son yazısında, emlak vergisi, değerli konut vergisi ve diğer gayrimenkul vergilerinin kapsamını detaylandırarak, söz konusu uygulamanın vergi adaleti ve sistemindeki dengesizliklere neden olacağına dikkat çekti.
35 BİN LİRA VERGİ 263 BİN LİRA OLACAK
Eğilmez, 2026 yılında belirlenen rayiç bedellerin 5 kat artırılmasının “emlak vergisi” ve “değerli konut vergisi” yükünü dramatik şekilde artıracağı uyarısında bulundu. Konuya ilişkin örnek veren Eğilmez 2025 yılında toplam 35 200 TL vergi ödeyen mükellefin, 2026’da bu tutarın 263 000 TL’ye çıkmasıyla yaklaşık 7,5 kat fazla vergi ödeyeceğini söyledi.
ÇİFTE VERGİ YÜKÜ: “BİR KOYUNDAN İKİ POST ÇIKMAZ”
Eğilmez’e göre, aynı konut üzerinden emlak vergisi ve değerli konut vergisi alınması, vergi sistemine ve temel vergicilik ilkelerine tamamen aykırı. Eğilmez, uygulamadaki adaletsizliği klasik maliye öğretisinin de benimsediği “bir koyundan iki post çıkmaz” atasözü ile açıkladı.
Mahfi Eğilmez’e göre gayrimenkul olarak sahip olunan konutlar — ister kendi kullanımınızda olsun ister isteğe bağlı kullanılan bir yazlık — bu kadar yüksek vergiye tabi tutulması hem matematiksel hem hukuksal olarak açıklanamaz. Bu durumun toplumda vergi tahsilatını zayıflatabileceğini ve mükellef-devlet ilişkisini zedeleyebileceğini ifade etti.
KILINMAYAN DÜZENLEMELER: NE YAPILMALI?
Eğilmez, bu felaket senaryosunu önlemek için şu önerileri sıraladı.
“Değerli konut vergisi kaldırılmalı.
Emlak vergisi oranları dörtte bire düşürülmeli.
Gayrimenkul alım-satım vergisi de aynı seviyeye indirilmelidir.
Emlak vergisinden elde edilen gelirin %10’u genel bütçeye aktarılarak gelir kaybı telafi edilmeli.
Eğer yeni bir servet vergisi düşünülüyorsa, o zaman beyan edilmemiş varlıklar hedef alınmalı; kayıt dışı servetler üzerine kurulacak “servet-tasarruf bildirimi” sistemi geri getirilerek vergi adaleti sağlanmalıdır.”
Eğilmez yazısını şu ifade ile sonlandırdı:
“Bu düzenlemeler yapılmadan bu rayiç bedellerle yola çıkılır ve bir yandan emlak vergisi bir yandan da değerli konut vergisi alınırsa sonuç ikinci bir varlık vergisi faciasına doğru gidebilir.”